Uzmanlığın Ölümü ilk olarak 2017‘de Oxford Üniversitesi yayınları arasından çıkmış ve kısa sürede ciddi bir ilgiyle karşılanmış. Kitabı dilimize son derece kaliteli bir baskıyla Gumbel Yayınları kazandırdı. Uzmanlığın Ölümü oldukça popüler bir konuyu ciddiyetle ele alıyor. Gerçekten uzmanlık ölüyor mu, uzmanların itibarı her geçen gün düşüyor mu, artık bir sorunla karşılaştığımızda uzman görüşlerine başvurmuyor muyuz?
Kitabın editörlüğünü Hyun Jin Kim’in akademik dünyada ses getiren Hunlar adlı nitelikli kitabını dilimize kazandıran Hakan Herdem yaptı, Başak Karal titizlikle çevirdi, kapak tasarımı Ali Memduh Kutluhan’a ait. Kapakta kitabın adı Uzmanlığın Ölümü şöyle tasarlanarak basılmış: “Uzmanlığın” sözcüğü hecelerine ayrılarak ve kenardaki silgi sayesinde siliniyormuş havası verilerek yazılırken, “Ölümü” ifadesi kesilmeden, netlikte verildi. Netliğini ve bütünlüğünü kaybetmiş uzmanlığın zaman içinde silinip gidişinin, yok oluşunun kesinliğini anlatmak ister gibi.
Kitabın yazarı Tom Nichols, Türkçe baskı için kaleme aldığı ön sözde kitabının uluslararası çapta gördüğü ilgiye bir taraftan şaşırdığını diğer taraftan ise bu ilgi karşısında kaygı duyduğunu söylüyor. Uzman görüşlerine güvensizliğin ve rasyonel bilgi birikimine karşı düşmanca yaklaşımların dünya çapında popüler bir sorun hâline geldiğini belirtiyor. Nichols, umudunun tüm dünyaya yayılan cehalet dalgasının kısa sürede geri çekilmesi olduğunu ekliyor ve Türk okurlarını rasyonalitenin nasıl korunabileceğini gelecek nesillere aktarmak adına düşünmeye davet ediyor.
Fark etmemek olanaksız; artık ilkeli ve bilgiye dayalı bir tartışma yürütmek mümkün değil. Tüm dünyada halkların bilgi seviyesi o kadar düşmüş durumda ki. İnsanlar abuk sabuk şeylere inanmakla kalmayıp yeni ve farklı bir şeyler öğrenmeye direnç de gösteriyor. Artık herkes her şeyi biliyor, hatta uzmanlarla yarışacak denli, değil mi? Konu ayrımı gözetmeksizin hem de. Uluslararası ilişkilerden savunma sanayine, sağlıktan eğitim alanına, hukuktan bilim ve teknolojiye kadar herkes, konunun uzmanlarına gizli ya da açık öfke duyarak, konunun yetkini gibi rahatça konuşmayı hak görüyor. Nichols uzmanlığı küçümseme tavrını ve buna eşlik eden narsizmin nedenini araştırıyor.
Editör Herdem’in, arka kapak yazısı kitabın tezini açık bir biçimde ortaya koyuyor: “Eğitim imkânlarının artması, teknolojinin gelişimi derken artık herkes her şeyi biliyor. Özellikle internette kısa bir yolculuk yapan ortalama her vatandaş, kendini uzmanlarla entelektüel eşitlikte görüyor. Her konuda yargıda bulunup ciddiye alınmak istiyor. Tüm sözlerin ağırlığının eşit kabul edildiği, önem ve değer farkının hiçe sayıldığı bir dünyada herhangi bir sosyal medya hesabından yapılan paylaşımla bir işe yıllarını adamış uzmanın sözü terazide aynı kefeye konuyor. Uzmanlığın hakkını teslim eden görüşler, bazen elitizm ile etiketlenirken kimi zaman demokratik olmamakla suçlanıyor. Tom Nichols ABD’de büyük ses getiren ve on üç dile çevrilen “Uzmanlığın Ölümü” kitabıyla tüm sözleri eşitleyen yaklaşıma güçlü bir şekilde itiraz ediyor. Okulların ticarethane, öğrencilerin müşteri hâline gelmesiyle uzmanlığa saygının giderek azaldığını belirten Nichols, dijital devrimin, sosyal medya ve internetin yaygınlaşmasının cehalet kültürünü nasıl beslediğinin altını çiziyor.”